Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in öldürülmesiyle ilgili 22 sanığın yer aldığı davada savcı esasa ilişkin mütalaasını sundu.
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü salonunda görülen duruşmaya sanıklar, taraf avukatları, Sinan Ateş'in eşi, müşteki Ayşe Ateş ve yakınları katıldı.
Bugünkü duruşmada savcı esasa ilişkin mütalaasını açıkladı.
Savcı, sanıklar Eray Özyağci, Vedat Balkaya ve Suat Kurt'un olayın “ortak yazarları” olduğunu belirterek, bu kişilerin Ateş'i “kasten öldürme” suçundan ve “kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını belirtti. Şikayetçi Selman Bozkurt'a kasten “öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla Özyağcı'nın ayrıca “ruhsatsız silah bulundurmak ve taşımak” suçundan 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Sanıklar Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş'ın “suç azmettiricisi” olduklarını belirten savcı, Çep ve Demirbaş'ın Ateş hakkında “kasten adam öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.
Sanıklar Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Emre Yüksel, Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Caner Günay, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu ve Aytaç Ataç “katılarak işlenen suça ortak olan failler” olarak kabul edilmelidir. Mütalaasını açıklayan savcı, bu kişilerin “kasten adam öldürmeye yardım ve yataklık” suçundan 15 ile 20 yıl arasında hapisle cezalandırılmasını istedi.
Mütalaada, sanık Alper Atay'ın “suçluya yardım ve yataklık etmek” suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.
Savcılık, Sinan Ateş'in öldüğü kazada kullanılan motosikletin satıcısı olarak iddianamede yer alan sanık Mehmet Yüce'nin, 'cinayetten sonra Çep'in otelde kalmasına yardım ettiği iddia edilen sanık Erdem Karadeniz'in beraatine karar verdi. Cinayetin işlendiği ve tetikçilerin buluştuğu otoparkta iş arkadaşı olduğu belirtilen sanık Osman Bayraktar, bunun bildirilmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi.
Mahkeme gerekçe olarak, sanıklar Serdar Öktem ve Mustafa Ensar Aykal hakkında “kasten öldürmeye yardım etmek” ve ayrıca Aykal hakkında “kişisel verileri kanuna aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak” suçundan açılan dava dosyasının ayrıştırılmasını istedi. önceki geçici kararında, sanıkların telefonlarını incelemek için ABD'ye yazıp, telefonlarının şifresini istemeleri gerektiğini kanıtladıklarını belirtmişti.
Geçici karar, savcının esasa ilişkin mütalaasını açıklamasının ardından açıklandı.
Mahkeme tutuklu sanıkların mevcut durumlarının devamına karar verdi.
Duruşmaya 30 Eylül'de devam edilecek.
“İÇERİDEKİLERİ DEĞİL GERÇEK BAŞLATICILARI İSTİYORUZ”
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı eski Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, Meclis'te soruşturma komisyonu kurulması gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “Türkiye'nin adil ve aydınlık bir geleceği için yargı üzerindeki siyasi baskının kaldırılması, dolayısıyla bu suça kim bulaşmışsa yargılanması gerekiyor. adil bir şekilde.” ve kanunların öngördüğü cezayı alacağım.” dedi.
Sinan Ateş'in annesi, kız kardeşi ve eşi Ayşe Ateş'in avukatı, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları duruşma salonunda görülmesinin ardından gazetecilere açıklama yaptı.
Ayşe Ateş, aceleyle davanın kapatılmasına çalışıldığını belirterek, “Tüm delillere rağmen siyasi uzantılarla bağını koparmaya çalışan bir yargı süreciyle karşı karşıyayız.” dedi.
Tutuklulardan 19 ayda yapılan hiçbir açıklamayla örtüşmeyen bir ortak açıklamayı ezberlemelerinin istendiğini iddia eden Ayşe Ateş, medya dahil her yolu kullanan karanlık bir güçle mücadele ettiklerini söyledi.
Ateş şöyle devam etti:
“Bu siyasi cinayet tüm karanlık yönleriyle gün ışığına çıkarılmazsa Türkiye daha da büyük karanlığa sürüklenecektir. Buradan alınan cesaret yeni siyasi cinayetlerin kapısını açacak ve Türk milleti yeni Ayşe Ateş olacaktır. Gazeteciler Dün dövülen, susturulanlar yarın öldürülecek, nereden biliyorsunuz diye sorarsanız yeni eylem planları zaten sosyal medyada yayınlandı.” “Bu siyasi cinayeti dillendiren gazetecileri ve siyasetçileri, 'telafi etmeyeceğiz, hesaplaşacağız' diyerek, bolca tehdit ederek hedef almaya başladılar.”
Milletvekillerine “Meclis soruşturma komisyonu kurma” çağrısında bulunan Ateş, şunları söyledi: “Türkiye'nin adil ve aydınlık geleceği için yargı üzerindeki siyasi baskının kaldırılması, dolayısıyla bu suça bulaşan herkesin adil yargılanması ve öngörülen cezayı alması gerekiyor. kanunen.” dedi.
AYŞE ATEŞ AVUKAT
Ayşe Ateş'in avukatı Şeyda Şahin, hukuki süreci şöyle anlattı: “Yaklaşık 14 gün önce önceki duruşmada sizlere açıkladığımız delil ve taleplerimizin hiçbiri ne yazık ki değerlendirilmedi. 19'a kadar bu cinayete karar vermeye çalışıyorlar. günler”. dedi.
Şahin, Türkiye'de basit yaralama davalarının yıllar sürebileceğini belirterek, “Maalesef bu cinayeti örtbas etmek isteyen bir yargıyla karşı karşıyayız.” dedi.
Sinan Ateş'in annesi Saniye Ateş de şöyle konuştu:
“Bu mahkemeden memnun değilim. Katiller dışarıda. Bu sadece bir gösteri. İki oğlumu yetim bıraktılar. Bunu kim kışkırttıysa gelsin istiyorum. Bana bir sebep versin. Ekmek hırsızına 7 yıl hapis cezası veriliyor” hapiste.” hapishane. Mahalle kavgasının davası bir yıl sürüyor. Oğlum yıllardır tutuklu. İki yıl boyunca beni takip ettiler. Bu süreç bu kadar kısa sürede biter mi? Kanun var ama bizim için yok mu? Hala oğullarımı ve gelinimi tehdit ediyorlar.”
SİNAN ATEŞ'İN KARDEŞİ SELMA ATEŞ
Sinan Ateş'in ablası Selma Ateş, 19 ay süren davanın sonucunu 19 günde gördüğünü belirterek, “Hakimin karar vermesi 2 dakika sürdü. İçeridekileri değil, gerçek azmettiricileri istiyoruz” dedi. . .Onlara isim verdik.”
Kardeşinin 19 aydır yeraltında yattığını belirten Ateş, şöyle konuştu: “Bunun hesabını verecek olan, devlet içinde olanlar er ya da geç hesap verecek, hesap verecek. Biz kimseye veda etmiyoruz. Biz de haklarımızı kimseye bırakmayız.” dedi.
aa