Politika ve Yeni Açılımlar Forumu’ndaki ‘Dijital Çağda Politika ve Medya’ adlı panelde moderatörlük yaparak panelin açılışında konuşan İletişim Başkanı Fahrettin Altun “İçinde yaşadığımız çağ, belirsizliklerle kayıtlı bir çağ. Bu çağı belirsizlikler çağı olarak ifade edebiliriz. Bu belirsizlikler çağlarında, çatışmalar, savaşlar, salgınlar, insani krizler, küresel terörizm, besin krizi, enerji krizi benzer biçimde negatif pek oldukça gelişme yaşadığımız dünyayı tahakküm altına almış durumda. Bu anlamda yaşadığımız dönemin de bir krizi de hakikat krizi. Yaşadığımız periyodu bir taraftan küresel belirsizlik çağı olarak ifade ediyorsak da öteki taraftan da hakikat sonrası dönem olarak da ifade edebiliriz. Hakikatin krize girmiş olduğu bir dönem olarak da ifade edebiliriz” dedi.
AK Parti’nin iktidara gelişinin 20’nci yılı sebebiyle düzenlenen “21. Yüzyılda Politika ve Yeni Açılımlar Forumu” Şişli’deki bir otelde başladı. Forum kapsamında çeşitli paneller düzenlendi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun, ‘Dijital Çağda Politika ve Medya’ panelinin moderatörlüğünü yapmış oldu. Panelde politika ve medya mevzuları üstünde duruldu. Panelde, İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un yanı sıra, Prof. Dr. Zakir Avşar, Dr. İdil Osman, Prof. Dr. Ayşegül Komsuoglu Çıtıpıtıoğlu ve Prof. Dr. Cüneyt Yüksel konuşma yapmış oldu. Paneli Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal da takip etti.
‘YAŞADIĞIMIZ DÖNEMİN BİR KRİZİ DE HAKİKAT KRİZİDİR’
İletişim Başkanı Fahrettin Altun: “İçinde yaşadığımız çağ, belirsizliklerle kayıtlı bir çağ. Bu çağı belirsizlikler çağı olarak ifade edebiliriz. Bu belirsizlikler çağlarında, çatışmalar, savaşlar, salgınlar, insani krizler, küresel terörizm, besin krizi, enerji krizi benzer biçimde negatif pek oldukça gelişme yaşadığımız dünyayı tahakküm altına almış durumda. Bu anlamda yaşadığımız dönemin de bir krizi de hakikat krizi. Yaşadığımız periyodu bir taraftan küresel belirsizlik çağı olarak ifade ediyorsak da öteki taraftan da hakikat sonrası dönem olarak da ifade edebiliriz. Hakikatin krize girmiş olduğu bir dönem olarak da ifade edebiliriz. Demokratik siyasetin 2 sınamayla karşı karşıya bulunduğunu görüyoruz. 1’inci küresel belirsizlik çağlarında politika 2’incis de post truth çağda politika. Dezenformasyon ve yalan haber bir siyasal savaşım aracına dönüşmüş durumda. Düzmece kimliklenmeler, gizli saklı hesaplar, toplumsal travmaları büyütürken kutuplaşmaları da derinleştiriyor. İnternetin, toplumsal medyanın kullanımı noktasında hem bireylere hem de devletlere ciddi sorumluluklar düşüyor. Birçok ülke mahremiyet, kişisel haklar ve ulusal güvenlik söz mevzusu olduğunda mühim düzenlemeler yapıyorlar. Tercih olarak değil bir zorunluluk olarak görüyorlar. Bu çerçevede de daha temiz web ve toplumsal medya için biz de Türkiye olarak mühim bir düzenlemeyi hayata geçirmiş olduk” diye konuştu.
Yoruma kapalı.